Kendini Bilmek

11/Şubat/2018
İnsanın, diğer canlı ve cansız varlıklar gibi evrenin bir parçası olduğu tartışmasız bir gerçektir. Tarih boyunca görülen değişik ideolojiler, inançlar ve öğretiler, bu konuda farklı yorumlar getirerek, insanın dünyada (veya evrende) neden var olduğunu açıklamaya çalışsalar da bunların her birini kendi kültürü, dönemi ve ihtiyaçları içinde anlamak gerekir. Ancak, temelde hepsi, insanın bir var oluş amacı olduğu ve insanın dünya yaşamının bu amacı bulmak ve kendini bilmek olduğu konusunda birleşirler. Hepsi farklı şekillerde insanın dünya yolculuğunun, evrende var oluş amacının ne olduğunu açıklamaya ve kişiye kendi yolunu bulmayı öğretmeye çalışır.
Lao Tse’nin, (Dao De Ching kitabının yazarı) “Başkalarını bilen kültürlüdür; fakat kendini bilen alim olur” cümlesi ile Apollon tapınağının kapısında yazan “Kendini bil” sözü, doğudan batıya bu konuda söylenmiş en bilinen ifadelerden sadece ikisidir.
İnsan var oluş amacını nasıl bilebilir, hangi yolda ilerlemesi gerektiğini nasıl anlayabilir? Hepimiz dünyaya kucağımızda bir paket ile geliyoruz ve bu paketin içinde, dünyadaki yolculuğumuzda kullanabileceğimiz araçlar var. Doğum anımızda bize verilen bu paket veya bize yüklenen program, kendini bilmek konusunda ve hayat yolumuzla ilgili birçok bilgi içeriyor. Ancak bir sorun var, bu paketin içinde ne olduğunu bilmiyoruz veya hatırlamıyoruz. Bu durumda bu paketin içindekiler bizim için sadece potansiyel, diğer bir deyişle ortaya çıkarılmayı bekleyen özelliklerimiz oluyor.
Hayat yolculuğu içinde farklı konulardaki potansiyelini ortaya çıkarmak, keşfetmek ve geliştirmek çok eğlenceli ve heyecanlıdır fakat diğer taraftan “acaba hiç keşfedemediğim başka güçlü ve olumlu özelliklerim de var mı?” düşüncesi, insanın aklının bir köşesinde döner durur. Bunun yanında asıl dikkat etmemiz gereken, olumlu özelliklerimiz yanında hayatta bizi geriye çeken ve farkında olmadan kullandığımız, düzeltmemiz gereken davranışlarımızın neler olduğunun farkına varmak, kendini bilmek açısından daha da önemli olabilir.
Ben kendimi yeterince tanıyorum
Tabii ki hayatta pek çok şey öğrendik ve birçok şeyi biliyoruz. Hayat boyu aldığımız eğitimlerle bazı yönlerimizi geliştirdik, öğrendiğimiz bilgilerle planlarımızı yapabiliyoruz, başarılı olmak için çok çalışıyoruz, yaşadığımız deneyimlerle kendi özelliklerimizi fark edebiliyoruz ve kendimizi belirli ölçüde tanıyoruz. Bunlar doğru. Fakat neden iyi eğitimli ve bilgili olduğu halde bazı insanlar diğerlerine göre daha başarısız olur veya daha az bilgisi olduğu ya da daha az çabaladığı halde bazı insanlar da sürekli başarıya doğru ilerler? Bu dünyada en zenginler her zaman en çok çalışanlar arasından çıkmadığı gibi, tembeller de her zaman en fakirler olarak yaşamaz. Bu örneklerden hayatın adil olmadığını anlayabiliyoruz. Fakat anlamamız gereken diğer bir konu da kendi özelliklerimizi tam olarak bilmeden, “başarılı” olarak gördüğümüz diğerleriyle benzer şeyleri yapmamız ve birebir aynı yoldan gitmeye çalışmamızdır. Eğer o yol bizim özelliklerimize uygun değilse, evet çok çalışırsak belki bir yerlere varırız fakat yolun sonunda kendimizi çok yorgun hissedebilir ve hayal ettiğimiz başarıya ulaşamayabiliriz. Bu nedenle, olumlu ve olumsuz tüm özelliklerimizle kendimizi daha fazla tanımamız, kendi yolumuzu, kendi kozmik programımızı idrak etmemiz ve ona uyumlanmamız gerektiğini kavramamız gerekir.
Olumlu ve güçlü özelliklerimizi bilmek, daha da geliştirmek ve çok çalışmak bizi başarılı bir insan yapabilir. Buna ek olarak olumsuz yönlerimizin de farkına varıp yönetebilmek ve hayatımızın frekans bilgisine uyumlanmak bizi hem başarılı bir insan yapar hem de mutlu ve doyumlu bir hayat yaşamamızı sağlar. İnsanlık tarihi boyunca “kendini bilmek” kavramının en büyük erdem olduğunu söyleyen birçok yazar, düşünür, peygamber, filozof, sanatçı, bilim insanının söylemek istediği aslında bu olmalı.
Diğer ve daha sade bir deyişle kendini bilmek, bize yüklenmiş olan programı deşifre etmektir. Bu sayede hayat yolunuzla senkronize olarak, alacağınız kararları ve hayatın her alanındaki planlarınızı bu bilgiye dayalı olarak yapabilir ve nereye gideceğinizi bilerek başarı ile ilerleyebilirsiniz.
Lewis Carroll, “Alice Harikalar Diyarında” adlı kitabında, gittiğimiz yolu bilmenin önemini çok güzel anlatıyor:
Alice, iki farklı yöne giden yol ayrımına geldiğinde durdu. Tam önündeki ağacın üzerinde oturan cheshire kedisini fark etti.
Alice : Hangi yoldan gitmem gerekiyor? diye sordu kediye.
Kedi : Nereye gitmek istiyorsun?
Alice : Bilmiyorum?
Kedi : O zaman hangi yoldan gittiğinin de bir önemi yok.
Çin Astrolojisi - Kaderin Dört Sütunu yöntemi, kozmik kodunuzu çözerek hayattaki yolunuzu bulmak ve hangi yöne gideceğiniz konusunda size yardımcı olabilecek en önemli yöntemlerden biridir. Herkesin yolu farklıdır, başkasının yolu sizin yolunuz olmayabilir. Hepimize doğduğumuz anda yüklenen hayat programı, özellikler ve verilen bilgiler farklıdır. Kendinizi bilerek hangi yoldan gideceğinizi kolaylıkla bulmanız dileğiyle.
Kimse, başkasına benzeyerek bir fark yaratamaz.
Doğum tablonuza (Çin Astrolojisi - BaZi) göre, hayatınızdaki dönemlerin analizinin yapıldığı Bütünsel Hayat Planlaması çalışması ile, sizi diğer insanlardan ayıran özelliklerinizi ve hayat çizginizi anlayabilir, geleceğin sizin için ne ifade ettiğini daha iyi kavrayabilir ve hayatınızın her alanını size özel bu bilgilere göre ayrıntılı ve verimli olarak planlayabilirsiniz.
Bu çalışma için iletişim bilgilerini kullanarak randevu talebinizi iletebilirsiniz.
Not: "Yazıları paylaşırken Mithat İrfan Dürmüş’ü referans olarak gösteriniz."